UKRAYNA SAVAŞININ NATO VE BAHRİYEMİZ ENERJİ GÜVENLİĞİNE OLASI ETKİSİ

5.1 Bu bölümde, savaşın getirdiği etkilerin NATO ‘nun ve ülkemiz bahriyesinin enerji güvenliğinde neler doğurduğu hakkında özet fikir edinebileceksiniz;

  • Dijital Çağın geliştirdiği yeni bir savaş çeşidi olan siber atak lar enerji güvenliğini nasıl tehdit ediyor?
  • NATO da buna karşı nasıl bir yaklaşım geliştirildi?
  • NATO bu tehdidi ne zaman fark etti ve gündemine aldı?
  • Bu yaklaşım yeterli mi ve güven sağlıyor mu?
  • TÜRKİYE silahlı kuvvetleri için etkilenme nerelerde?
  • Önlem olarak neler yapılabilir?

Daha Detaylı açılım ve bilgiler , KAYNAKÇA da yer alan referanslardan sağlanabilir.

5.3 Klasik sıcak savaş yöntemlerine yakın zamanlarda siber ataklar, ekonomik baskılar, terörist baskınlar gibi değişik karakterde yeni girişimler eklendi. Bu bileşenlerin oluşturduğu yeni Savaş çeşidine HİBRİT TEHDİT adı veriliyor.

5.4 Askeri değerlendirmelerde enerji güvenliği önemli bir stratejik faktördür. Dijital girişimler şeklindeki Siber ataklar, karşı tarafın   ağ yapıları ve enerji tesisleri dahil kritik altyapıları üzerine uygulanmaktadır. Yenilenebilir enerji kaynaklarının ön plana geçmesiyle güç kaynakları olarak elektrifikasyona dönüşüm giderek artmaktadır. Dolayısı bu değişim güç kaynaklarının siber atakla tehdit edilmesini birlikte getirmektedir.

5.5 Bu savaş şekline örnekler ararsak;

  • Rusya’nın 2009’dan bu yana Bulgaristan ve Romanya enerji kaynaklarında yarattığı kesintiler,
  • 2020 yılında bir Rus grubun Alman enerji firmalarına yarattığı sorunlar,
  • 2015 Aralık ayında Ukrayna’nın 13 merkezinde 6 saat süreyle su kesintisi,
  • 2016’da benzer şekilde başkent Kiev’in enerji kilit sisteminde bir virüs aracılığı ile yaratılan kesinti,
  • İran’ın Suudi Arabistan enerji sistemlerine 2019’da dronlarla verdiği hasar,
  • 2017 yılında yine Suudi Arabistan’ın METRO ARABİC Kompleksi’ne virüsü kullanılarak verilen zarar,
  • İran tarafından Basra Körfezi’nde 2 Suudi tankerine yapılan drone atağı,

Somut örnekler olarak görülür.

5.6 Avrupa Birliği doğalgaz gereksinimin %40 ını Rusya’dan almakta ve bunun %80 i Ukrayna’dan geçmekte. Yukardaki örnekler EU (EUROPEANUNION – AVRUPA BİRLİĞİ) ni konuya eğilmeye ve karşı önlemler almaya yöneltti. Dolayısı ile ağırlıkla EU nun yer aldığı NATO da bu alana girmeye başladı.

 2006 yılı Kasım ayında Riga’da yapılan toplantıda ilk kez enerji güvenliği konusu ile NATO’nun ilgilenmesi gereği ortaya konmuştu.

Aynı toplantıda Amerikalı Senatör Richard Luger enerjinin Avrupa’da olası bir silahlı çatışma kaynağı olabileceğini dile getirmişti.

5.6 Enerji güvenliği bakımından RİGA deklarasyonu NATO için kritik bir dönüm noktasını göstermekte. İlk etepta NATO kendi olanakları içinde bulunan deniz yollarını gözetim ve erken uyarı sistemleri ile enerji güvenliğinin sağlanmasına katkıda bulunabilir. Ayrıca yine elinde olan askeri kapasiteler ve uzmanlık bilgisiyle katkı sağlayabilir.

5.7 2010 ve 2012 yıllarında yapılan NATO toplantılarında şu noktalara vurgu yapılmıştı;

  • “İstikrarlı ve güvenilir bir enerji arzı, güzergâhların, tedarikçilerin ve enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi ve enerji ağlarının birbiriyle bağlantılı olması kritik önemini koruyor.”
  • ” bununla birlikte birçok NATO üyesi enerji güvenliğini ulusal düzeyde ele alınması nota olarak sadece öneri ve yardım yapılması konusunda hemfikir. Ülkelerimiz doğu bölgesinde yapılan askeri girişimlerle enerji alt yapısının korunmasına zaten katkıda bulunduğu görüşünde İttifak, önceki Zirvelerde alınan kararlara uygun olarak ve yeni Stratejik Konseptimiz doğrultusunda enerji güvenliği alanındaki en acil riskler hakkında danışmaya devam edecektir. Bükreş’te kararlaştırılan ve NATO’nun değer katabileceği alanlara odaklanarak enerji güvenliğine katkıda bulunma kapasitesini daha da geliştireceğiz. Çalışmalarımızı ilerletirken, ortaklarımız ve diğer uluslararası aktörlerle istişareleri ve iş birliğini, mutabık kalındığı şekilde artıracağız ve uygun olduğu şekilde, enerji güvenliği konularını NATO’nun politika ve faaliyetlerine dahil edeceğiz”.

5.8 Bununla birlikte birçok NATO üyesi enerji güvenliğinin ulusal düzeyde ele alınması, NATO’nun sadece öneri ve yardımlarda bulunması hakkında fikir Birliği’nde.

TÜRKİYE doğusunda yürütmekte olduğu operasyonlarla enerji güvenliği için zaten katkı yapmakta olduğu görüşünde…

5.9 Bütün bunlar NATO üyesi ülkelere bireysel tehlikeler yaratmakta ama NATO’nun ortak savunma sistemi ve yapısı için de riskler yaratmakta.

Video

5.10 Karşıt önlem olarak Avrupa Ülkeleri Ekim 2017 tarihinde Helsinki’de THE EUROPEAN CENTRE OF EXCELLENCE Merkezini oluşturmuştu. NATO ise paralel olarak NATO ENERGY SECURITY CENTRE OF EXCELLENCE merkezini   Vilnius de 2012 de kurmuştur.

5.11 NATO ENSEC COE’nin misyonu kendi belgelerinde şöyle açıklanmakta;

  • “NATO’nun yetenek geliştirme sürecini, görev etkinliğini ve birlikte çalışabilirliğini yakın, orta ve uzun vadede kapsamlı bir şekilde destekleyerek Stratejik Komutanlıklara, diğer NATO organlarına, uluslara, ortaklara ve diğer sivil ve askeri oluşumlara yardımcı olur.
  • Enerji güvenliğinin tüm yönleriyle, ilgilenildiği zamanda konu uzmanlığını yapar.
  • Misyon, askeri gereksinimleri, operasyonel alanda enerji verimliliğini ve akademi ve endüstri ile etkileşimi desteklemek için uygun maliyetli çözümleri içerir.
  • Risk değerlendirme analizine katkıda bulunan enerji güvenliği alanında teknik, bilimsel ve akademik konu uzmanlığı sağlar.
  • Akıllı Savunmayı desteklemek için çevre dostu ve verimli askeri yeteneklerin geliştirilmesi için enerji güvenliği ile ilgili çözümler sunar.
  • NATO’yu ilgilendiren alanlarda enerji arzı ve kritik enerji altyapı korumasının çeşitli yönleri hakkında bilimsel, teknik ve akademik analizler sağlar.
  • Hedeflenen teknik bilimsel değerlendirmeler yoluyla ve enerji verimli kuvvetlerin geliştirilmesi için tavsiye ve çözümler sağlayarak NATO Operasyonlarını destekler.
  • NATO’nun dönüşüm faaliyetlerinde gelecekteki ihtiyaçları belirler ve enerji kaynaklarının küresel kıtlığı ve uluslararası enerji sisteminin karmaşıklığından kaynaklanan acil askeri tehditleri ve zorlukları önlemeye veya hafifletmeye çalışır.”

6. TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ (BAHRİYE) İÇİN ENERJİ DURUMU

 6.1 ENERJİNİN Ulusal savunma bakımından önemini ilgili yazımda açıklamaya çalışmıştım.

Silahlı kuvvetlerin enerji üzerindeki kararlarını etkileyen iki önemli faktör; enerji maliyetlerinin giderek artar bir hale gelmesi aynı zamanda Petrol fiyatlarındaki öngörülemeyen dalgalanmalar. Diğeri ise birinciye reaksiyon olarak enerji verimliliğinin arttırılması ile yenilenebilir enerjilerin daha çok kullanılması ve enerji yönetimine geçilmesidir.

6.2 Bahriye bakımından Enerji konusunun taşıdığı önemi iki ana başlık altında görebiliriz. 

 Bahriye’nin Asli görevlerinden bir tanesi, ülkenin ekonomik varlığını sürdürebilmek ve koruyabilmek için Deniz ticaret yolları ile denizden enerji tedarik kanallarının açık tutulması ve güvenliğinin sağlanması ulusal stratejik bir gereksinimdir. Savaşın bu yönü ile bize etkisi stratejik ve operasyonel olarak ayrı bir değerlendirme konusudur.

 İkinci olarak Bahriye, tüm asli görevlerini yerine getirebilmek için enerji kullanmak ve tüketmek zorundadır.

6.3 Çok önemli bir diğer faktör Gelişmekte olan MODERN SILAHLARDIR.

Bu silahlar anlık ta olsa yüksek enerji gerektirmekte. Bahriyeler artık gemilerini bu silahlarla donatmak için teknolojik yarış içinde. Bunlara karşı korunmak ta ayrı bir sorun oluşturuyor.

6.4 Bahriye açısından bakıldığında enerji güvenliğinin anlamı, gerekli enerjinin güvenilir kaynaklardan tedariki ile yüzer birlikler ve sahil tesislerine yeterli miktarda gönderilebilmesi ve bunun korunabilmesidir. Savaş bu bağlamda silahlı kuvvetler için enerjinin kritik konumunu daha da arttırmıştır.

Aynı zamanda Ukrayna savaşı ülkemiz, dolayısı ile silahlı kuvvetler ve bahriye için enerji maliyetlerini çok yükseltmiştir.

Türkiye NATO örgütünün bir üyesi olarak orada enerji güvenliği alanında ve birinci kısımda belirttiğim önlemlerle de direkt bağlantılı demektir. Öte yandan NATO’da konunun öncelikle ULUSAL DÜZEYDE değerlendirilmesinin yeğlenmesi, bizim de kendi önlemlerimize ağırlık vermemiz gerektiğini göstermekte.

6.5 NE YAPMAMIZ LAZIM?

  • Stratejik planlamalarda enerji gereksiniminin dikkate alınması
  • Platform ile sistem tedarik ve geliştirmede enerji gereksinimlerinin dikkate alması
  • Enerji verimliliğinin bir kaynak olarak değerlendirilmesi
  • Yenilenebilir enerjiler sektörünün uygulanabilirlik açısından izlenmesi
  • Enerji TEKNOLOJİSİNİN GELİŞİMİ ve bunların deniz kuvvetlerinde kullanılabilmesi alanında Deniz Kuvvetleri, Devlet birimleri, Endüstri ve Akademi topluluğu ile iş birliği.

7. SONUÇ OLARAK

7.1 Gelişen yeni savaş yöntemi olan hibrit ataklar, NATO üyesi ülkelerin altyapıları için önemli bir tehdit oluşturmaktadır.

Avrupa birliği ülkelerin doğalgaz gereksinimlerinin %80 i Rusya’dan ve Ukrayna üzerinden sağlanmaktadır. Bu bakımdan NATO enerji güvenliği için bu durumun önemle dikkate alınması bir zorunluluktur. Ancak bu konuda NATO’nun devreye girme şekli hakkında üye ülkeler arasında bir konsensus sağlanamamıştır. Buna rağmen NATO, Energy Security Center of Excellence örgütlenmesi ile enerji güvenliği konusunda alınabilecek önlemler için üye ülkelere bir rehber oluşturulmuştur.

7.2 Hem NATO üyesi olarak hem de ulusal bağlamda TÜRKİYE SİLAHLI KUVVETLERİ (Bahriye) için UKRAYNA savaşı enerji güvenliğini ciddi tehdit eden bir gelişmedir. Hatta stratejik bir faktördür.

Gelişen olumsuzlukların etkilerini en düşük düzeyde tutabilmek için enerji konusunda personelin her düzeyinde bilinçlenmenin arttırılması

KAYNAKÇA:

1. ENERGY SECURİTY İN THE ERA OF HYBRİD WARFARE

https://www.nato.int/docu/review/articles/2021/01/13/energy-security-in-the-era-of-hybrid-warfare/index.html

2. Moran, D.,J.A Russsell, (2008) „The Militarisation of Energy Security“, Strategic Insights, Vol 7, No. 1, February 2008 p. 2. http://www.ccc.nps.navy.mil/si/2008/Feb/moranFeb08.asp

 3. ENERGY CRİSİS İN EUROPE AND THE ROLE OF NATO İN PROVİDİNG ENERGY SECURİTY

https://www.nato2030fellowship.org/energy-crisis-in-europe-and-role-of-nato

4. NATO -ENERGY SECURITY DISCOURSE

https://www.researchgate.net/publication/236851802_NATO_-ENERGY_SECURITY_DISCOURSE

5. RUSSIA’S MILITARY DOCTRINE http://www.armscontrol.org/act/2000_05/dc3ma00?print

6. ÖĞÜTÇÜ, MEHMET.2017.YENİ”BÜYÜK OYUN”.1.ci baskı.İSTANBUL.Doğan Egmont Yayıncılık veYapımcılık Ticaret. A.Ş.

7. PAMİR,NECDET.2016.ENERJİNİN İKTİDARI. 2..Cİ baskı.İSTANBUL.Hayygrup Yayıncılık LTD.ŞTİ.

8. ÖZGEN,CENK.2015.ROTA DENİZ KUVVETLERİ VE ENERJİ GÜVENLİĞİ.1.ci baskı.GECE KİTAPLIĞI.

9. ENERGY AND THE MILITARY: CONVERGENCE OF SECURITY, ECONOMIC, AND ENVIRONMENTAL DECISION-MAKING     

Constantine Samarasb,[1], William J. Nuttalla, Morgan Bazilian

UKR – RUS SAVAŞI VE ENERJİ GÜVENLİĞİ – 1

1.GİRİŞ:

Rusya- Ukrayna savaşının yerel bir savaş gibi gözükmekle birlikte, özellikle pandemi sonrası, küresel boyutta çok önemli gelişmelere yol açtığını görüyoruz.

Bunlar içinde en kritik ve önemli olanı enerji sektörü. Pandemi süreci içeresinde zaten bozulan enerji denge ve pazar sorunları savaşla birlikte daha da artmış durumda.

Bu yazı dizimde;

  • RUSYANIN küresel ve Avrupa denklemleri içindeki konumu
  • Enerji krizinin NATO nun güvenliği ve görevleri bakımından etkileri
  • Ülkemizin enerji güvenliği bakımından ne şekilde etkilendiği
  • Sonuçta..esas bizi ilgilendirdiği şekli ile Ülkemiz Silahlı Kuvvetleri (DZKK) bakımından nelerin dikkate alınma gereği olduğu

Üzerine özet bir değerlendirme bulacaksınız.

2. GENEL DURUM:

2.1 ENERJİ konusunun küresel boyutta önemi hakkında fikir vermek üzere bazı bilgileri bu yazımda sizlere sunmuştum.

2.2 Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi politik ve askeri görünümde olmakla birlikte enerji sektöründe de gerek küresel olarak gerek Avrupa bazında (ülkemiz dahil) çok önemli değişimlere yol açacaktır.

2.3 Gerek iklim değişikliklerinin zorladığı enerji dönüşümü gerekse jeopolitik dengeler, enerji alanını hükümetleri en kritik uğraşı konularından birisi haline getirmiştir. Dünya Nüfusunun günde yaklaşık 250 000 artması ve refahın yaygınlaşmasıyla enerji talebi önümüzdeki yıllarda giderek artacaktır.

2.4 Enerji fiyatları, COVID 19 Pandemisi sonrası oluşan küresel enflasyon içinde en önemli paya sahip.

Halen enerji fiyatları savaş öncesi seviyelerinden yüksek seyretmekte. Özellikle fosil yakıtları fiyatları yüksek değişkenlik gösteriyor. COVİD Pandemi döneminde talep üretimin düşmesi ile birlikte azalmıştı. Ancak savaş, fosil yakıt ve doğalgaz arzlarını önemli derecede düşürdü. Bu durumda ancak yüksek fiyatları ödeyebilecek ülkeler enerji güvenliğini sağlayabilecekken, yeterli ödeme gücüne sahip olmayan ülkelerin yüksek karbon emisyonlu yakıtlara yönelmesine sebep olacak. Böylece Paris Antlaşması ile öngörülen bir buçuk derecelik küresel sıcaklık yükselme sınırının korunması tehlikeye girecektir.

2.5 Soruna çözüm getirebilmek amacıyla, kısa vadede alınabilecek en etkili önlem enerji verimliliğini arttırmak ve enerji talebini düşürmek, orta ve uzun vadede ise ülkelerin sürdürülebilir büyüme ve Paris Antlaşması ile uyum sağlayabilmesi için enerji politika ve yatırımlarını bir denge içerisinde tutmaları. Bu noktada yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelme kritik bir zorunluluk oluyor.

 3. KÜRESEL ENERJI PAZARI IÇINDE RUSYANIN KONUMU

3.1 2021 yılı içerisinde Rusya dünyaya 4.7 bbd (milyar varil / gün) ham Petrol ihraç ederken, bunun 1.6bbd si ÇİN e, 2.4bbd si Avrupa ülkelerine gönderildi. Ayrıca Doğu Sibirya pasifik boru hattı üzerinden diğer Asya ülkelerine petrol gönderilmekte. Boru hatlarının yanısıra Karadeniz’deki Novorossky limanını da kapsayan limanlar üzerinden tankerle de ham petrol gönderilmekte. Ayrıca ürettikleri dizel yakıtının yarıdan fazlası başta Avrupa pazarlara olmak üzere ihraç edilmekte ayrıca vakum gaz yakıt ve ağır yakıt ihraç ediyor

3.2 Rusya dünyanın ikinci büyük doğalgaz üreticisi ve en yüksek doğalgaz rezervlerine sahip. 2021 yılı içinde yaklaşık 210 bcm (milyar metreküp) doğalgazı boru hatlarıyla ihraç etti. Gaz Avrupa’ya Kuzey Akım, Mavi Akım ve Türk Akım boru hatları üzerinden gönderiliyor. Bu hatlarla Avrupa’nın doğalgaz tüketiminin yaklaşık %45’i karşılanmakta. Almanya, Türkiye ve İtalya, Rusya doğalgazının en büyük ithalatçıları.

3.3 3000 kilometrelik ayrı bir boru hattı ile ÇİNE direkt doğalgaz gönderilebilmekte. 2021 yılında RUSYA 40 bcm LNG ihraç etti. Yakın zamanlarda ise doğal gaz üretiminin %80’ i ve ham petrol üretiminin %20’si Kutup bölgelerindeki tesislerinden sağlanmaya başlandı.

3.4 Rusya bu ürünlerin dışında dünyaya,

GAZYAĞI, NAFTA, LPG, JET YAKITI ihraç etmekte.

4. AVRUPA ENERJİ PAZARI İÇİNDE RUSYANIN KONUMU

4.1 AB Ülkelerinin enerji bağımlılıkları üzerinde ilişik tablo genel bir fikir verecektir.

4.2 AB, doğalgaz tüketiminin %90’ını ithal ediyor; Rusya, bloğun doğal gaz ithalatının %41 ini ve ithal edilen petrolün yüzde %26,9’unu (tüketimin %25’i) sağlıyor.). Kömürün %46,7’si (tüketimin %20’si) keza Rusya’dan. Bununla beraber Birleşik Krallık, gaz tüketiminin yalnızca %4’ü ve Rusya’dan ithal edilen petrol tüketiminin %8’i ile Rusya’nın enerji ihracatından nispeten bağımsız.

4.3 Avrupa Birliği ülkelerinin Rusya’dan enerji ithalatı toplam ithalatının %62 sini kapsamakta. Örneğin Almanya’nın doğalgaz gereksinimin yarısından fazlası Rusya’dan karşılanmakta. Savaş öncesine göre bakıldığında petrol fiyatları %60, doğalgaz fiyatları ise %400 civarında artmış durumda. Avrupa’nın günlük doğalgaz ihtiyacının 150 bcm i Rusya dan gelmekte. Yukarıda Md.2.2 de belirtildiği gibi doğalgaz BORU hatları ile getiriliyor.

4.4 2014 yılında Kırım’ı işgalinden sonra enerji güvenliği bakımından AB’nde Rusya’nın durumu kritik önem kazandı. O tarihten bu yana Avrupa ülkeleri doğalgaz ve Petrolde Rusya’ya bağımlılığı azaltmak üzere alternatif arayışlar içine girdiler.

4.5 AB Savaşın neden olduğu enerji krizinin olumsuz etkilerini kısa ve uzun vadede azaltabilmek için bir önlem paketi geliştirdi.

REPowerEU plan; adı verilen bu paketin içerdiği önlemler aşağıdaki gibi ifade edilmiş;

  • “Rus olmayan tedarikçilerden daha yüksek Sıvılaştırılmış Doğal Gaz (LNG) ve boru hattı ithalatı yoluyla gaz tedarikinin çeşitlendirilmesi,
  • Daha büyük hacimlerde biyometan ve yenilenebilir hidrojen üretimi ve ithalatı,
  • Enerji verimliliğini geliştirerek, yenilenebilir kaynakları ve elektrifikasyonu artırarak evlerimizde, binalarımızda, endüstrimizde ve elektrik sistemimizde fosil yakıtların kullanımını daha hızlı azaltmak
  • Altyapı darboğazlarını ele almak.”

Bu önlemlere doğalgaz ithalatında 155bcm kadar düşme sağlanabileceği bekleniyor.

DEVAM EDECEK…

KAYNAKÇA:

1. GLOBAL IMPACT OF WAR IN UKRAINE: ENERGY CRISIS UN GLOBAL CRISIS RESPONSE GROUP ON FOOD, ENERGY A ND F IN A NCE

https://news.un.org/pages/wp-content/uploads/2022/08/GCRG_3rd-Brief_Aug3_2022_FINAL.pdf

2. RUSSIA’S WAR ON UKRAINE

https://www.iea.org/topics/russia-s-war-on-ukraine

3. RUSSIA PLAYS AN OUTSIZED ROLE IN GLOBAL OIL MARKETS

https://www.iea.org/reports/russian-supplies-to-global-energy-markets/oil-market-and-russian-supply-2

4. THE IMPACT OF THE UKRAINE WAR ON GLOBAL ENERGY MARKETS

https://www.cer.eu/insights/impact-ukraine-war-global-energy-markets

5. WHAT DOES THE WAR İN UKRAİNE MEAN FOR ENERGY SECURİTY İN EUROPE?

https://www.conference-board.org/topics/geopolitics/energy-security-europe-ukraine-war

6. REPOWEREU: JOINT EUROPEAN ACTION FOR MORE AFFORDABLE, SECURE AND SUSTAINABLE ENERGY

https://ec.europa.eu/commission/presscorner/detail/en/ip_22_1511

ENERJİ..MİLLİ SAVUNMA VE BAHRİYE

MİLLİ SAVUNMA ALANINDA

1. Küresel olarak ENERJİ konusunun önemini ve kaynaklar durumunu bu yazımda , Türkiye özelindeki durumunu ise bu yazımda derlemeye çalışmıştım.

2. Ülkelerin Sanayi, yerleşim ve ekonomilerinin gereksinim duyduğu enerjiyi Zamanında ve yeterli miktarda sağlayabilmek savunma ve savaşların her yönünde etkili olmuştur. Konu savaşan tarafın olduğu kadar karşı tarafın bu alandaki desteklerinin kaldırılması bakımından da önem arz eder.

3. Herhangi bir ülkenin endüstri, ulaşım, evsel ve askeri ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeterli, tedarik edilebilir ve tutarlı bir şekilde enerji kaynaklarını karşılayabilmesine enerji güvenliği denir. Enerji ihtiyacı enerjinin değişik formlarını kapsadığı için bu bağlamda enerji güvenliği bütün bu değişik enerji kaynaklarına erişebilmeyi kapsar. Enerji bağımlılığı ise toplam enerji tüketimi içinde ithal enerji miktarının oranın belirtir. Bunun yüksek olması enerji güvenliğinin tersine düşük olduğu anlamına gelir. (1)

4. .Enerji güvenliği bu bakımlardan ülkeler için yaşamsal değerde olup savunma stratejileri içinde ayrı bir yere sahiptir.

Silahlı kuvvetlerin enerji üzerindeki kararlarını etkileyen iki önemli faktör vardır. Birincisi enerjinin maliyetlerinin giderek artar bir hale gelmesi aynı zamanda Petrol fiyatlarındaki öngörülemeyen dalgalanmalar ikincisi de birincisine bağlı olarak enerji verimliliğinin arttırılması ile yenilenebilir enerjilerin daha çok kullanılması ve enerji yönetimine geçilmesidir. (2)

5. Askeri alanda enerji tüketimi iki yönlü olmaktadır. 

Tesislerde ve operasyonel olmayan araçların kullanımında tüketilen enerji Eğitimde, operasyonda ve silah yüklü platformları tükettiği enerjiler. 

Bu iki yöndeki enerji tüketiminin azaltılabilmesi için;

5.1 Gereksinimlerin saptanarak tedarik programlaması yapılması

5.2 Teknolojinin geliştirilmesi

5.3 Önceliklerin saptanması

5.4 Yatırımlara kaynaklarının ayrılması

5.5 Personelde Kültür değişimi

5.6 Ölçümleme

5.7 Eğitim unsurlarıyla bir planlama yapılması gereklidir.

 Bu bağlamda kullanılabilecek uygulama unsurları şöyle olabilir;

5.8 Enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi

5.9 Sahil tesisleri için şebeke enerjisine bağımlılığın azaltılması

5.10 Enerji talebinin düşürülmesi

5.11 Enerji verimliliğinin attırılması

5.12 Enerjiye ilişkin faktörlerin planlama süreçlerinde dikkate alınması.

 Bu önlemlerin alınmasıyla elde edilecek bir diğer sonuç çevre kirliliğinin azaltılması olacaktır

6. BAHRİYE ALANINDA

6.1 Dünya üzerindeki malların dolaşımı % 80 deniz üzerinden yapılmaktadır. Taşımanın %75 ise Petrol bazlı ürünlere aittir. Bu bakımdan Deniz ulaşımının sürdürülebilirliği ve güvenliği ülkelerin birçoğu için büyük önem arz etmektedir. Ülkelerin Bahriye oluşturma ve idame ettirme zorunluluğu içinde işte bu iki kritik neden de yer alır. (3)

6.2 Tarihsel Sürece baktığımızda ülkelerin Bahriyelerinin bu 2 görevi karşılamak üzere savaşların kaderini değiştirebilecek önemli görevler yaptıklarını görürüz. Örneğin 1. Dünya Savaşı’nda İngiltere’nin W.Churchill in önerisi ile gemi sevk sistemlerinde kömürden petrole geçme  kararı, çok önemli kritik bir avantaj sağlamıştır. İngiliz donanmasının petrole geçiş kararı sonrası savaş sözcüsü Maurice, Mezopotamya petrolünün kontrol edilmesinin 1 derecede harp amacı olduğunu ifade etmiştir

6.3.Petrol kullanımı ile gemilerdeki sürat artımı ve baca dumanının koyu renk azalması bu kritik kazanımın en önemli göstergeleridir. Yine 1916 da İngiliz donanmasının Almanya’nın Baltık çıkışlarını bloke etmesiyle Almanya’nın yiyecek ve Petrol ikmali ile diğer endüstriyel madde akımı kesintiye uğratmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında Hitler’in Sovyet Petrol kaynaklarına ulaşmak üzere başlattığı Doğu harekâtı, öte yandan Pasifik Denizi’nde 1941 yılında Amerika’nın Japonya’ya uyguladığı Petrol yolları blokajı iki büyük örnektir General Patton un ordusunun Berlin’e 100 mil kalmasına rağmen şehre girişinin gecikmesi, ordusunun enerji kaynaklarının yeterli şekilde sağlanmamasındandır.

6.4.Harp sonrası gelişen nükleer enerji teknolojisi ile Balistik füzeler taşıyan ve su altında aylarca kalabilecek kapasitede denizaltıların tasarımı mümkün olmuştur. Ardından bunların kullanımına ait doktrinler geliştirilmiştir. Tepki olarak denizaltılara karşı kullanılmak üzere nükleer atak denizaltılarının geliştirilmesine yol açmıştır.

6.5 Enerji konusunun Bahriye bakımından taşıdığı önemi iki ana başlık altında görebiliriz. 

Birincisi; Bahriye’nin Asli görevlerinden bir tanesi, ülkenin ekonomik varlığını sürdürebilmek ve koruyabilmek için Deniz ticaret yolları ile denizden enerji tedarik kanallarının açık tutulması ve güvenliğinin sağlanması ulusal stratejik bir gereksinimdir.

 İkinci olarak Bahriye, tüm asli görevlerini yerine getirebilmek için gerek sahil tesis ve üstlerinin gerekse yüzer ve uçar kuvvet unsurlarının harekât kabiliyeti sürdürebilmek üzere enerji kullanmak ve tüketmek zorundadır.

6.6 Bahriye açısından bakıldığında enerji güvenliğinin anlamı , gerekli enerjinin güvenilir kaynaklardan tedariki ile yüzer birlikler ve sahil tesislerine yeterli miktarda gönderilebilmesi ve bunun korunabilmesidir.

6.7 Bahriyenin jeopolitik olarak birinci asli görevi, bunun karşılanma şekilleri ve Türk bahriyesi bakımından değerlendirilmesi Dz. Kur.Alb( E) Cenk Özgen(4) tarafından detayı ile ele alınmıştır. Ayrıca Amiral (E) Cem Gürdeniz (5) ve Tümamiral (E) Cihat Yaycı (6) konunun Akdenizdeki Türkiye alaka ve deniz stratejisi bakımından önemini özel olarak değerlendİrmişlerdir..

6.8  Konunun çıkış noktası olan MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGE kavramı aşağıdaki şekillerle daha net anlaşılabilir.

MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGE – CİHAT YAYCI

MÜNHASIR EKONOMİK BÖLGE – CİHAT YAYCI

7. Yazılarımda konu JEOPOLİTİK yönü ile değil yukarda açıklanan ikinci ana görev, enerjinin bahriye tarafından kullanımı, bakımından ele alınmıştır.

8. Enerjinin belirtilen bu stratejik yönlerinin yanı sıra Bahriye gemi sistemlerinin tekil ihtiyaçları da taktik ve operasyonel alanda özellikler arz etmektedir. Uzakta görev yapan kuvvetlere yakıt ulaşımının ve güvenliğinin sağlanması ( lojistik) iki önemli planlama faktörüdür.

Ayrıca Yeni silah sistemlerinin yüksek güç ihtiyacı başlı başına ayrı bir aktör olacaktır.

9. Bu bağlamda ( ENERJİ) bahriyeler şu KRİTİK görevleri karşılamak durumundadır;

  • Ülkenin enerji kaynaklarına erişiminin korunması
  • Stratejik planlamalarda enerji gereksiniminin dikkate alınması
  • Platform ile sistem tedarik ve geliştirmede enerji gereksinimlerinin dikkate alması
  • Enerji verimliliğinin bir kaynak olarak değerlendirilmesi
  • Yenilenebilir enerjiler sektörünün uygulanabilirlik açısından izlenmesi
  • Enerji TEKNOLOJİSİNİN GELİŞİMİ ve bunların deniz kuvvetlerinde kullanılabilmesi alanında Deniz Kuvvetleri, Devlet birimleri, Endüstri ve  Akademi topluluğu ile iş birliği.
  •  

KAYNAKÇA:

  • ENERJİNİN İKTİDARI. Necdet Pamir.Hayykitap
  • Energy and the military: Convergence of security, economic, and environmental decision-making     Constantine Samarasb,[1], William J. Nuttalla, Morgan Bazilian

  • Rota. Deniz Kuvvetleri ve enerji güvenliği.Cenk ÖZGEN.Gece kitaplığı
  • Mavi Vatan Yazıları.Cem GÜRPINAR.Kırmızı Kedi kitapevi
  • Sorular ve cevaplarla münhasır ekonomik bölge (MEB). Tümamiral(E) Cihat YAYCI. Boyut yayın gurub