BİR ASIR SONRA HANGİ NOKTADA DURMAKTAYIZ ?

1.GİRİŞ

1.1 Bu yıl ülkemizin Cumhuriyet sistemine geçişinin 100 yılını kutlayacağız.

Bu geçen yüzyıl içerisinde başlangıçtan bugüne hangi kuruluş hedeflerine eriştik, neleri başardık?

1.2 Değerlendirme yapabileceğimiz kriterler Cumhuriyetimizin kurucusu ebedi önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere vasiyet ettiği bilim ve teknoloji alanında da tam geçerli şu sözlerinde yatmakta;

“Gözlerimizi kapayıp, yalnız yaşadığımızı varsayamayız. Ülkemizi bir çember içine alıp dünya ile ilgilenmeksizin yaşayamayız. Tersine gelişmiş, uygarlaşmış bir ulus olarak uygarlık alanının üzerinde yaşayacağız: bu yaşam ancak bilim ve fenle olur. Bilim ve fen nerede ise oradan alacağız ve ulusun her bireyinin kafasına koyacağız. Bilim ve fen için bağ ve koşul yoktur. (1922; S.D. I )”

“Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale; müspet ilimdir.” “Biz; medeniyet, bilim ve teknikten kuvvet alıyoruz. Biz, medeniyet ailesi içinde bulunuyoruz. Uygarlığın bütün gereklerini uygulayacağız”

“Hudutlarının mühim ve büyük aksamı deniz olan Türk Devleti’nin Donanması da mühim ve büyük olmak gerektir. O zaman Türkiye Cumhuriyeti daha müsterih ve emin olacaktır. Mükemmel ve kaadir bir Türk Donanmasına malik olmak gayedir. Bunun ilk azimet noktası, sefain-i harbiye tedarikinden evvel onları muvaffakiyetle sevk ve idareye muktedir kumandanlara, zabitlere, mütehassıslara malikiyettir. Hamidiye’de ve Peyk-i Şevket’te tanıdığım arkadaşlar, gayeye yürüyebileceğimizin canlı ve kıymetli delilidirler”.

1.3 M. KEMAL ATATÜRK ün bu bağlamdaki bir gurup ifadeleri www.bahriyedeteknoloji.com sitemin İLKELER bölümünde yer almaktadır.

Böyle geniş bir çerçevede değerlendirmeyi konunun uzmanlarına bırakarak biz kendi düzeyimizde deniz kuvvetlerimiz açısından hangi noktada olduğumuza kısaca göz atabiliriz.

2.TÜRKİYENİN TEKNOLOJİK DÜZEYİ

2.1 Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Küresel Rekabetçilik Raporu

Öncelikle ülkemizin gelişmişliğin önemli göstergelerinden biri olan teknoloji onların da nerede bulunduğumuzu görmek istersek World Economic Forum a göre Türkiye, 2022 yılında dünya teknoloji gelişmişlik düzeyi sıralamasında 52. sırada yer almaktadır. Bu sıralama, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) tarafından her yıl yayınlanan Küresel Rekabetçilik Raporu’na göre belirlenmektedir. Raporda, ülkelerin teknoloji gelişmişlik düzeyi, inovasyon, bilgi ve iletişim teknolojileri, bilgi ve iletişim teknolojileri altyapısı, yüksek teknoloji ihracatı ve bilimsel araştırma ve geliştirme harcamaları gibi faktörlere göre değerlendirilmektedir.

2.2 Global Finance ve Insider Monkey gibi kaynaklardan on farklı kaynak listesinin sıralamasından derlenen ve her kaynak listesindeki ülkelerin hem olasılığını hem de sıralamasını dikkate alan tek bir birleşik listeye göre ülkemiz ilk 20 ülkeye girmemiştir.

2.3 Global Finance kendi değerlendirmesine göre ise ülkemiz 51 ci sırada yer almaktadır.

2.4 inovasyon değerlendirilmesi yapan bir diğer kuruluşun dünya ülkeleri inovasyon sıralamasına göre ülkemiz 37 ci sırada yer almıştır.

3. DENİZ KUVVETLERİNİN TEKNOLOJİK DÜZEYİ

3.1 Deniz kuvvetlerimizin dünya ülkeleri sıralamasındaki durumu

3.1.1 World Directory of Modern Military Warships (WDMMW)

WDMMW yıllık sıralaması, dünyanın çeşitli donanmalarının toplam savaş gücüne ilişkin değerleri hesaba katan bir formül kullanmaktadır. Formül, her gücü yalnızca genel güce göre değil, aynı zamanda modernizasyona, lojistik desteğe, saldırı ve savunma yeteneklerine vb. göre kesin olarak ayırmaya yardımcı olan “TrueValueRating” (TvR) değerini üretmektedir. Bu şekilde, bir güç yalnızca sahip olduğu savaş gemisi ve denizaltı sayısına göre değil, aynı zamanda kalitesine ve genel envanter karışımına göre değerlendirilir. Bunun ötesinde yerel tersane yeteneklerine, envanter dengesine (genel ünite türleri karışımı) ve kuvvet deneyimine odaklanmaktadır.

3.1.2 WDMMW’nin değerlendirmesine göre 2023 sıralaması şöyle;

TCG BERK

3.1.2 Cumhuriyete geçişte Bahriyemizin Osmanlı donanmasından yeterli bir güç devraldığını söylemek mümkün değildir. Özellikle Sultan Abdülhamit devrinde 30 yıllık bir süreyle Haliç de demirde kalan bir filodan donanma gücü olarak bahsedilemez ve  yeterliydi denemez.

3.1.3 İçinde bulunulan büyük ekonomik güçlüklere rağmen Atatürk’ün yönlendirmesiyle modern bir donanma oluşturmak üzere bütçe ayrılmış ve yurt dışından savaş gemileri sipariş edilerek peyderpey donanmaya katılmıştır.

Türk Deniz Kuvvetleri, 1974 yılında Kıbrıs Barış Harekatı’nda kilit rol oynamış ve amfibi harekâtı başarı ile gerçekleştirerek, amfibi ve kara birliklerinin emniyetle Kıbrıs çıkmasını sağlamış; aynı zamanda hem Kıbrısa yönelik düşman 00 takviyesini engellemiş hem de kara harekâtına deniz top ateş desteği sağlayarak, askerî ve siyasi hedeflerin ele geçirilmesine

yönelik önemli adımlar atılmıştır. 

3.2 Cumhuriyetin ilk dönemi (1923 – 38)

Bu döneme ait Deniz Kuvvetlerindeki genel gelişmeleri ve yeni gemi projelerinin geniş bir özetini SAYIN FİGEN ATABAY ın bu yazısında görebileceksiniz.

3.3 1940’lardan Günümüze Gemi İnşaat Projeleri

3.3.1 Türk Deniz Kuvvetleri, 1940’lardan bu yana devamlı gelişen gemi inşa programları yürütmektedir. Bu programlar kapsamında, çeşitli sınıflarda savaş gemileri, destek gemileri ve denizaltılar inşa edilmiştir.

3.3.2 1940 yılından sonra Deniz Kuvvetleri tarafından yurt içi kendi tersanelerinde ya da özel tersanelerde bir çok proje geliştirilmiş gemi inşaatları gerçekleştirilmiştir. Özellikle 1990 yılı sonrası özel sektörün de deniz kuvvetlerini destekleyebilecek düzeye gelmesi için ağırlık verilmiş ve destekler sağlanmıştır. Bu bağlamda TCG YARBAY KUDRED GÜNGÖR projesinin ayrı bir yeri vardır.

3.3.3 Tuzla bölgesinde yaralan SEDEF Tersanesinde inşa edilen TCG YARBAY KUDRED GÜNGÖR savunma sanayi Müsteşarlığı önderliğindeki Deniz Kuvvetleri özel sektör savaş gemisi inşaat projelerinin ilkidir. Bu niteliğiyle proje ondan sonra gelen ve özel sektörde inşa edilen savaş gemileri için işbirliğine yeni bir model oluşturmuştur.

3.3.4 Bu dönem boyunca Deniz Kuvvetleri için inşaatı gerçekleştirilen ve hizmeti alınan gemilerin toplu bir listesini burada bulabilirsiniz.

3.3.2 Türk Deniz Kuvvetleri’nin MİLGEM Projesi Deniz Kuvvetleri tarihinde çok önemli bir teknolojik sıçramayı temsil etmektedir tasarımı ve komple inşaatı dahil tümü ile

 bir milli gemi inşa projesidir. Proje kapsamında, Ada sınıfı korvet ve F-515 sınıfı fırkateynler inşa edilmektedir.

MİLGEM projesi, 2002 yılında başlatılmıştır. İlk gemi olan TCG Heybeliada, 2008 yılında denize indirilmiştir. TCG Heybeliada, 2011 yılında Türk Deniz Kuvvetleri’ne teslim edilmiştir.

Proje kapsamında şu ana kadar 4 adet korvet inşa edilmiş ve Türk Deniz Kuvvetleri’ne teslim edilmiştir. Bu gemiler TCG Heybeliada, TCG Büyükada, TCG Burgazada ve TCG Kınalıada’dır.Değerli sınıf arkadaşım ORAMİRAL ÖZDEN ÖRNEK in MİLGEMİN ÖYKÜSÜ kitabında projenin gelişimi detayı ile ele alınmuştır.

F-515 sınıfı fırkateynlerin inşası ise devam etmektedir. İlk fırkateyn olan TCG İstanbul, 2023 yılında denize indirilmiştir.

3.3.3 2020’lerde, Türk Deniz Kuvvetleri, yeni savaş gemileri ve denizaltılar inşa etmeye devam etmektedir. Bu dönemde inşa edilen önemli gemiler arasında, TCG Anadolu, TCG Reis denizaltısı ve TCG İstanbul fırkateyni yer almaktadır.

Ayrıca, MİLDEN ( MİLLİ DENİZALTI) projesinin bir parçası olarak, denizaltı inşası da gündemdedir. Türk Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan denizaltıların milli imkanlarla inşa edilmesi için çalışmalar devam etmektedir.

TCG ANADOLU bugüne dek ülkemizde gerçekleştirilmiş en kapsamlı Deniz Kuvvetleri projesi olup geminin kendisi de yapılmış en büyük savaş gemisi dir.

3.4 Gelecekteki Projeler

Türk Deniz Kuvvetleri, gelecekte yeni savaş gemileri ve denizaltılar inşa etmeye devam etmeyi planlamaktadır. Bu projeler arasında, TCG Anadolunun kardeş gemisi olan TCG Trakya ve TCG Marmara amfibi hücum gemisi, TCG Reis’in bir kardeş gemisi olan TCG Barbaros denizaltısı ve TCG İstanbul’un bir kardeş gemisi olan TCG İzmit fırkateyni, TF 2000 Muhribi yer almaktadır.

3.5 Detaylar

Halen devam etmekte olan ve geleceğe ait Deniz Kuvvetleri projelerinin ve gemilerin detaylarını  Deniz Kuvvetleri komutanlığı’nın buradaki sitesinde ve Savunma Sanayi Başkanlığının buradaki sitesi  içinde ki PROJELER bölümlerinde bulabilirsiniz.

4. DZKK Projelerinin Ulusal düzeyde katkıları

Deniz kuvvetlerimizin ulusal modern savaş gemileri geliştirme ve üretme genel hedefi doğrultusunda;

4.1 Hem kendi tersanelerin hem de sivil sektör tersanelerin tasarım ve üretim kabiliyetleri 1990 lardan bu yana büyük gelişmeler kaydetmiştir (örneğin SEDEF –  RMK – ANADOLU – ASFAT – DEARSAN – YONCA ONUK TERSANELERİ)

Bu yolla sivil sektör tersanelerine ekonomik değeri yüksek yeni iş imkanları sağlanırken aynı zamanda bu tarz sahnelerin savaş destek post potansiyelleri kazandırılmaktadır.

4.2 Projelerde ulusal kaynakların maksimum realizesi için savaş gemisi sistemlerinin ülke içinde geliştirilmesi yolunda büyük çabalar sarf edilerek savunma sanayi sistemleri geliştirilmiştir. Alanda yeni firmalar ortaya çıkarak ülke sanayi kapasitesine önemli katkılar sağlanmıştır (örneğin ASELSAN – HAVELSAN STM – SAVTEKSAN – SAVTEK –  MILSOFT)

4.3 TÜBİTAK ile hiç birliğine gidilerek önemli projelere imza atılmıştı( ÖRNEĞİN DEGAUSSING SİSTEMİ – SUALTI TELEFONU SİSTEMİ – DENİZALTI BATARYA FABRİKASI VERİ İZLEME SİSTEMİ)

Böylece TÜBİTAKIN bu projeler yoluyla önemli bir kapasitesi de değerlendirilmektedir.

4.4 Ülkemiz kendi donanmamızı modernize etme ve geliştirmeye yolunda hamleleri yaparken geliştirdiği deniz savaş platformlarını yurtdışına İHRAÇ ETMEYİ de başarmıştır. Savunma Sanayi Başkanlığının açıklamalarına göre 2020 itibariyle sektörün 3 kıtada 9 ülkeye 130 adet (MİLGEM dahil !) deniz platformu ihraç edilmiştir (örneğin Pakistan, Katar Nijerya, Malezya..)

Bu ihracatların toplam tutarı 3 MİLYAR DOLARDIR.

4. SONUÇ

4.1 Teknoloji ve inovasyon alanında ülkemiz konumu dünya ülkeler için de ortalama bir yerde durmaktadır. Güncel ekonomik sıkıntılarımız dikkate alındığında ülkemizin verinin değeri yüksek teknolojik ürünler üreterek ihraç etmesi çeşitli çevrelerce belirtilmektedir. Verilere göre henüz bu düzeyde olmadığımız açıktır. Girişte belirttiğim ATATÜRK’ün hedefleri açısından da yeterli gelişmeyi gösteremediğim biz anlaşılmaktadır.

4.2 Deniz kuvvetlerimiz ise ülkemizin genel durumuyla kıyaslanamayacak ölçüde ilerleme kaydederek çağdaş teknoloji düzeyine çok yaklaşmıştır.

Bu durumun açık kanıtları yukarıda değindiğimiz ve özellikle 1990 yılı sonrası geliştirilen modern gemi projelerdir.

Deniz kuvvetlerimizin yukarıda giriş bölümünde yaralan ATATÜRK’ün  gösterdiği hedefi yakaladığı rahatlıklalıkla söylenebilir

4.3 Başta bu projelerin oluşumunda ve gerçekleştirilmesinde rol alan gerek Deniz Kuvvetleri personelimiz gerekse özel sektör Tersane ve üretici firma mensupları ne kadar gurur duysalar haklarıdır. Bu azimle ve yapılanlara bakarak gelecek yüzyılda, yine ulu önderimizin ifadesiyle “daha çok çalışarak daha büyük işler başarılacağına” yürekten inanmaktayız.

CUMHURİYETİMİZİN 100.CÜ YILI HEPİMİZE KUTLU OLSUN ‘